"Aksa Tufanı" ve Gazze'de Yaşananlar - Özel Gündem

Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar Filistin'de gasıp yahudi varlığı "İsrail"e karşı başlatılan "Aksa Tufanı" harekatına ve Gazze'de yaşananlara ilişkin açıklamalarda bulundu.

 

“AKSA TUFANI” VE GAZZE’DE YAŞANALAR

ضُرِبَتْ عَلَيْهِمُ الذِّلَّةُ أَيْنَ مَا ثُقِفُوا إِلَّا بِحَبْلٍ مِنَ اللهِ وَحَبْلٍ مِنَ النَّاسِ

Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Onlar (Yahudiler) nerede bulunurlarsa bulunsunlar, Allah’ın ahdine ve insanların (müminlerin) himayesine sığınmadıkça kendilerine zillet (damgası) vurulmuştur.”

Allah’ın kendilerine zillet damgası vurduğu, Allah ile olan bağlarını kesen ve sadece kâfir ülkeler, münafıklar bir de Müslüman ülkelerdeki hain yöneticiler ile bağı kalan işgalci Yahudi varlığı ile İslam’ın yanında, Mübarek belde Aksa’nın yanında olanların savaşındayız. Cumartesi günü, Filistin ve İslam beldelerindeki Müslümanlar ve tüm ümmet olarak sabaha güzel bir haber, büyük bir coşku ve sevinç ile uyandık. Filistinli kahramanlar işgalci “İsrail”e karşı topyekûn, kapsamlı, büyük bir harekât başlattılar. Aksa Tufanı ismini verdikleri bu harekât ile işgal edilen topraklara motosikletler ile karadan, paramotorlar ile havadan giriş yaptılar. Mücahitler, mübarek topraklarımız üzerinde örülmüş duvarları aştılar, çekilmiş demir telleri yıktılar. Yahudi varlığının askeri karargâhlarına, hapishanelerine, karakollarına ve stratejik üslerine saldırdılar. Demir kubbe ile güvende olduğunu zanneden korkak Yahudileri, sokak ve caddelerde yaka paça yakaladılar, yerlerde burunlarını sürttüler, yüzlerce işgalciyi öldürdüler ve yüzlercesini esir aldılar.

1948’den beri Arap yönetimlerin korkaklığından, Türkiye ve diğer İslam beldelerindeki yöneticilerin sessizliğinden cesaret alan terör varlığı “İsrail”in aslında ne kadar güçsüz ve ne kadar korkak olduğunu tüm dünyaya gösterdiler. Rabbimiz onlar hakkında, Yahudiler hakkında şöyle buyuruyor!

لَنْ يَضُرُّوكُمْ اِلَّٓا اَذًىۜ وَاِنْ يُقَاتِلُوكُمْ يُوَلُّوكُمُ الْاَدْبَارَ۠ ثُمَّ لَا يُنْصَرُونَ

“Onlar (Yahudiler) size, incitmekten başka bir zarar veremezler. Sizinle savaşa girecek olsalar, size arkalarını dönüp kaçarlar. Sonra kendilerine yardım da edilmez.”^{[Ali İmran 11]}

Evet, aynen Rabbimizin buyurduğu gibi, İslam beldelerinin ihanet içindeki yönetimleri işgalci Yahudi varlığı ile normalleşme yarışına girerken, Filistin halkı asıl normalin bugün işgalci Yahudilere tattırılan zillet ve acziyet olduğunu tüm dünyaya göstermiş oldu. Müslümanların başındaki yöneticiler, katil Netanyahu’yu New York’ta Türk Evi’nde ağırlayıp onunla dostane görüşmeler yaparken, terör varlığı “İsrail”e nasıl had bildirilir bunu hem o yöneticiler hem de dünya görmüş oldu.  Onlar kırmızı kravatları üzerinden ortak noktalarını konuşup şakalaşırken, Filistinli mücahitler normalleşme adımlarının atıldığı kırmızı halıları paçavra gibi kaldırıp attılar.

Evet, Amerikan işbirlikçisi Suud’un Prens’i Selman, Müslümanların katili Mısırlı diktatör Sisi, Amerika’nın dost ve müttefiki Erdoğan… İşte bakın, bir avuç Müslüman, Filistinli bir avuç mücahit sizin dost bildiğiniz Yahudi varlığına nasıl had bildirdi bakın, burunlarını nasıl sürttü, normalleşme planlarınızı nasıl bozdu görün! Filistin halkı yapılması gerekeni yaptı, Hem bu dünyada hem de ahirette nail oldukları müjde ve fetihten dolayı müjdeler olsun onlara:

وَأُخْرَى تُحِبُّونَهَا نَصْرٌ مِنَ اللهِ وَفَتْحٌ قَرِيبٌ وَبَشِّرِ الْمُؤْمِنِينَ

“Seveceğiniz başka bir şey daha var: Allah'tan yardım ve yakın bir fetih. Müminleri (bunlarla) müjdele.”

Yürek dağlayan şey nedir biliyor musunuz Kıymetli Müslümanlar? Müslümanların başındaki yöneticiler Filistin halkının kıt imkân ve olanaklarla başlattıkları bu savaşa destek vermek yerine harekâtı durdurmak için çalışıyorlar. Onlardan cesaret alan işgalci varlık ise 3 gündür Gazze’yi bombalıyor. Çoluk çocuk demeden, herhangi bir şey gözetmeden ağır silahlar ile Gazze’yi tamamen yıkmaya, taş üstünde taş bırakmamaya çalışıyor. Ve bütün bunlar olurken Türkiye medyası, Yahudi sevici Televizyon kanalları canlı yayında Gazze’nin bombalanmasını Türkiye halkına izletiyorlar. Haber programlarına, açık oturumlara “İsrail canlı yayında Gazze’yi bombalıyor” KJ’leri atarak yayın yapıyorlar. İktidar aleyhine bir durum söz konusu olduğunda her yayına, her programa müdahale eden İletişim Başkanlığı Yahudi güzellemelerinin yapıldığı bu yayınları izliyor. Peki ya Cumhurbaşkanı Erdoğan ne yapıyor? Gazze bombalanırken O İstanbul’da Ortodoks kilisesi açıyor.

Düşünebiliyor musunuz Kıymetli Müslümanlar! Türkiye’de TV kanalları Gazze’nin bombalandığını gösteren yayınları kesip Erdoğan’ın kilise açılışını veriyorlar. Bu zillet anını ne Filistin halkı ne de diğer Müslüman beldelerin halkları asla unutmayacak. Bu sizin yüzünüze sürülmüş kara bir leke olarak tarihe geçti Ey Erdoğan! Bir avuç Filistinli kahramanın başlattığı bu harekât karşısında sersemlemiş eşekler gibi sağa sola kaçışan Yahudileri gördüğünüz halde kör kaldınız. Mehmetçik ve Türkiye ordusunu Aksa’ya çağıran meydanlardaki Müslümanları duyduğunuz halde bu çağrılara sağır kaldınız. Atacağınız adımlarla tarihe geçebilme imkânına sahipken siz oturmayı tercih ettiniz. Selahaddin Eyyubi Kudüs işgal altındayken kendisine gülmeyi haram kılmıştı, Aksa'yı Haçlılardan temizlemeyi Allah ona nasip etti. Filistin'i Yahudi varlığı "İsrail"den temizleme fırsatı kapınıza gelmiş ama siz papazlar ile kilise açıyorsunuz.

Sayın Erdoğan! Mesele imkân değil iman meselesidir. Aksa’nın Yahudi varlığından temizleneceğine inanmanız gerekir, Kudüs’ün özgürlüğe kavuşacağına inanmanız gerekir. Sizin bu imana sahip olmadığınız sözlerinizden belli. Gazze sizden yardım beklerken, Filistin sizden destek beklerken siz, “gün fevri değil devlet aklıyla, soğukkanlılıkla ve insanlık vicdanıyla hareket etme günüdür.”diyorsunuz. Tarafların talep etmesi halinde esir takası dâhil her türlü ara buluculuğa hazır olduğumuzu söylüyorsunuz. Taraflar kim, Söyler misiniz taraflar kim? Bizim bir tarafımız var başka taraf yok. Bu savaşta ya kâfirlerin yanındasınız ya da Müslümanların! Ya işgalci Yahudilerin yanındasınız ya da Filistin halkının! Tarafınızı seçin ve harekete geçin! Gazze halkının ihtiyaç duyacağı insani yardım malzemelerini hazırladığınızı söylüyorsunuz. Gazze halkının talebini ileteyim size… Elemli ve yaralı Gazze'nin göbeğinden tüm dünyada ki Müslümanlara, size ve ordulara seslenen kardeşlerimizin talebini ileteyim size… Gazze halkı “ne paranıza ne de gıdanıza ihtiyacımız yok.” diyor. “Eğer Gazze özgürlüğüne kavuşursa arazileri biz ekeriz sizi de besleriz.”diyor. “Gazze’nin sizden beklentisi işgalden kurtulmaktır.”diyor. Siz bu taleplere kulak tıkıyorsunuz, boş diplomasi temaslarınız ile Müslümanlarını oyalıyorsunuz. En önemlisi de fırsatları kaçırıyorsunuz.

Şimdi buradan, Türkiye ordusu ve cesur komutanlara seslenmek istiyorum. Ey cesur komutanlar! İşte sizler için tarihi bir fırsat! Devlet gücü olmayan ve sınırlı imkânlara sahip Müslümanların neler yaptığını gördünüz. Onlar işgalcileri sersemlettiler, arkalarına bakmadan kaçmalarını sağladılar. Şayet sizler de isterseniz işgalci “İsrail”i haritadan silebilirsiniz. İsimlerinizi tarihe altın harflerle yazdırabilirsiniz. Bu tarihi fırsatı değerlendirip Allah katında ve Müslümanlar nezdinde makamınızı yüceltmek istiyorsanız haydi şimdi harekete geçin. Şimdi değilse ne zaman! Ey cesur komutanlar! Sakın ardınıza bakmayın! Müslüman Türkiye halkı bu uğurda atacağınız her adımda sizi destekleyecektir. Siz yürüyün, Müslümanlarda her yerden, her şehirden Kudüs’e doğru yürüyecekler.

Simdi özelde Filistin halkına genel de tüm Müslümanlara sesleniyoruz! İşgalci Yahudi varlığına tattırılan bu acı ve zilleti hafife alanlara sakın kanmayın! İşgalci “İsrail”in çok güçlü olduğu yalanı artık ifşa olmuştur. Şişirme bir balon ve kartondan bir "devlet" olduğu gün yüzüne çıkmıştır. Artık bundan sonraki adım onun boynunun devrilmesi ve mübarek Aksa topraklarından sürülmesidir. Bunu yapacak olan ise çok yakında kurulacak olan Raşid-i Hilafet Devleti’dir. Bu korkak düşmanın duvarlarını ve surlarını yıkacak, varlığını ortadan kaldıracak, sağdan ve soldan gelen ordularla onu haritadan silecek devlet işte bu devlettir. O halde Filistin için Türkiye ve diğer devletlerin çözüm olarak sunduğu Amerikan planı olan iki devletli çözüme razı olmayın. Sakın sınırları kâfir ABD tarafından çizilecek küçük bir Filistin ile yetinmeyin! Hilafeti isteyin! Çünkü Filistin için tek çözüm tek devlet Raşid-i Hilafet’tir!

“Ne zamanmış o? diyecekler. De ki: Yakın olsa gerek." İsra 51

Hizb-ut tahrir Türkiye

10 Ekim 2023

 

 

 

#hizbut tahrir türkiye#aksa tufanı#gazze#gazze'de yaşananlar#Filistin#Gasıp Yahudi "israil"#ordular aksa'ya