AYM'ye Rağmen Hukuksuzluklar Devam Ediyor
Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu tarafından her hafta Salı günleri saat 20’de düzenlenen değerlendirme toplantısında Başkan Mahmut Kar, gündemin önemli konularına değindi.
Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu tarafından her hafta Salı günleri saat 20’de düzenlenen değerlendirme toplantısında Başkan Mahmut Kar, gündemin önemli konularına değindi.
Hizb-ut Tahrir Türkiye haftalık değerlendirme toplantısı dün akşam Mahmut Kar tarafından gerçekleştirildi. Mahmut Kar, değerlendirme toplantısına Antalya’da Hizb-ut Tahrirli 15 Müslümana yapılan yargı zulmü ile başladı. Değerlendirme
Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, dün akşam gerçekleştirdiği Haftalık Değerlendirme Toplantısında gündemin önemli konularına değindi. Antalya’da Hizb-ut Tahrir mensubu 15 kişiye yapılan gözaltı ile değerlendirmelerine
Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, Haftalık Değerlendirme Toplantısı’nda gündemde öne çıkan konuları değerlendirdi.
Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, Türkiye gündemini meşgul eden önemli konuları değerlendirdi. - JEFFREY’NİN ZİYARETİ VE İDLİB’DE YAŞANALAR - DOĞU AKDENİZDE TIRMANAN GERGİNLİK NEREYE GİDİYOR? - YENİ ÖTV
Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, Türkiye gündemini meşgul eden önemli konuları değerlendiriyor. - Giresun'daki Sel Felaketi - Hicret'in 1442. Yılı - Eksen Değiştiren Müjde! - Suriye'nin Yeni Anayasa Çalışmaları
Evet, Yahudi varlığı İsrail ile masaya oturmak Kudüs’ü fetheden Ömer bin Hattap’a, Kudüs’ü Haçlı ordulardan geri alan Selahaddin Eyyübi’ye, dökülen kanlara, verilen canlara ihanettir. Bununla birlikte O’na karşı gibi gözüküp
Yunanistan ile Türkiye arasında yaşanan bu gerilimin asıl aktörleri Avrupa ve ABD’dir. Asıl mesele bu ikisi arasında Libya’da yaşanan menfaat savaşıdır. Sadece Doğu Akdeniz değil tüm Akdeniz ve çevresindeki topraklar İslam topraklarıdır!
Hilafeti konuşmak, Hilafet’e çağırmak, Hilafet’i tartışmak kor bir ateşi avuçlamak gibidir. Hilafet yolu sünnetullah yoludur. Bu yol zordur, meşakkatlidir ama izzetlidir de şereflidir de elhamdülillah… Allah’ın izniyle onun kurulması
Ayasofya’nın 24 Temmuzda açılması elbette bir mesaj içermektedir ama bu mesaj Hilafet değildir. Bu mesaj olsa olsa İngilizlerin bu topraklardaki egemenliğinin sona erdiğinin bir mesajıdır. Dünya siyasetini takip eden herkes bilir ki Türkiye,
Kuşkusuz Ayasofya’nın 24 Temmuz’da tam da Lozan ihanet anlaşmasının imzalandığı bir tarihte Cuma namazıyla birlikte ibadete açılacak olması tarihî bir andır. Lakin birçok soru işareti, çekince ve hakikatlerin de dikkate alınması
Devlet olmanın gereği; halkın canını, malını ve namusu korumak değil midir? Sorumluluk sahibi bir hükümetin asli görevi; derhal bu sözleşmeyi feshetmektir. Baştan sona fasit olan İstanbul Sözleşmesi revize edilemez.İcra makamı sizsiniz,
Faizin azı çoğu, enflasyonu olmaz. Faiz faizdir ve haramdır. Velev ki Diyanet İşleri Başkanlığı caiz dese de faiz haramdır. Velev ki bazı hocalar enflasyon oranından düşük faize cevaz vermek için mugalatalara başvursalar da caiz deseler
Hizb-ut Tahrir yargılamalarındaki hukuksuzluk bu boyutlarda iken halen daha İslam'ı ve Müslümanları en büyük tehlike görenlerin, sahih İslami fikirlerin Müslümanlar arasında dolaşmasını engellemek adına yaptıkları bu yıldırma çabaları
Halkın inançlarını hiçe sayan, Allah’ın göndermiş olduğu bu mükemmel nizamı, İslam Nizamını yok hükmünde kabul eden siyasi partiler Müslüman halkın partisi olamazlar! Müslüman halkı temsil edemezler! Onlar olsa olsa Avrupa ve Batı’yı
İşte dünyaya insan hakları ve eşitlik sloganları pazarlayan ikiyüzlü ABD’nin hali… Efsane çökmek üzeredir. Habis çıkarları için on yıllardır topraklarımızı yakıp yıkan kâfir Amerika artık kendi evinde ateşi tatmaya başladı.
Şehirlerarası seyahat yasağı 13 büyük şehirde kaldırıldı. AVM’ler de bu normalleşme kapsamına sokuldu ve açıldı. Lakin hâlâ camilerde cemaat ile namaz ve Cuma namazı kılınamıyor. Hâlâ bu yasak devam ediyor. Mübarek Ramazan ayını
İslam, hem yönetim nizamı hem de iktisat nizamı ile insanlığı, halkları ve toplumları kalkındıracak. Servetlerimiz onları çalan bir avuç gözü dönmüşün elinden geri alınacak. İşçisinden işverenine, çiftçisinden memuruna kadar
Meclis koltuklarında oturuyorsunuz, kürsülerden konuşuyorsunuz, halka kendinizi çağdaş ve ilerici diye yutturuyorsunuz ama ne kadar bağnaz ne kadar gerici ve yobaz olduğunuz 23 Nisan’da görüldü. Bu halk, düğün, nişan gibi sevinç günlerini
Hiç şüpheniz olmasın, artık sömürgeci Kapitalizm çöküş sürecine girmiştir, sistemin zayıflığı ve acımasızlığı kanıtlanmıştır, haris liderlerinin başarısızlığı ifşa olmuştur. Dünya artık yepyeni bir değişim sürecindedir
Türk Tabipler Birliği’nin derdi Koronavirüs tedbirlerini insanlara hatırlatmak değil, onların asıl derdi Müslümanları hedef göstermek, Müslümanları cahil göstermektir. Asıl cahil olanlar ise kendileridir, İslam’dan bihaber olanlardır
Demokrasi ve Laiklik te aynı bu virüs gibi içimizde yayılıyor. 100 yıldır özgürlük ve eşitlik yalanlarıyla demokrasi sokaklarımızda dolaşıyor. Ben maske takıyorum ben evde kalıyorum demokrasi bana virüsünü bulaştıramaz diyebiliyor
Ekonomi o kadar bozuk temeller üzerine bina edilmiş ki sokağa çıkma yasağı ilanı ekonominin idam fermanını imzalamak gibi bir şey. Elbette devletten maaş alanlar, birikimi olanlar, çalıştığı şirket tarafından maaşları kesintiye uğramayacaklar
Bu virüse karşı Müslüman bireylerin takınması gereken tavır önce Allah’a tevekkül etmek sonra da alınması gereken bütün gerekli tedbirleri eksiksiz bir şekilde almaktır. İslam, bu tür salgın durumlarında nasıl hareket etmemiz gerektiğini
Copyright © 1953 Tüm Hakları Saklıdır.