“Pekin+25: Cinsiyet Eşitliği Maskesi Düştü Mü?" Uluslararası Kadınlar Konferansı Kitapçığı Çıktı
2020 yılı BM'nin dördüncü Dünya Kadınlar Konferansı vesilesiyle Eylül 1995'te Pekin'de kabul etmiş olduğu geniş kapsamlı bir karar belgesi olan Pekin Deklarasyonu ve Eylem Platformu'nun (Pekin Deklarasyonu) 25'inci yıl dönümüdür.
2020 yılı BM'nin dördüncü Dünya Kadınlar Konferansı vesilesiyle Eylül 1995'te Pekin'de kabul etmiş olduğu geniş kapsamlı bir karar belgesi olan Pekin Deklarasyonu ve Eylem Platformu'nun (Pekin Deklarasyonu) 25'inci yıl dönümüdür. Bu belgenin amacı dünya genelinde kadınların ilerlemesini ve güçlenmesini sağlamak üzere hayatın siyasi, iktisadi ve sosyal her alanında "Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini" tesis etmek ve devletlerin tüm siyasi ve hukuki programlarına ve toplumun her düzeyine toplumsal cinsiyete duyarlı bakış açısını dahil etmektir. Bu belge kadın ve kızların tüm dünyada güçlendirilmesine yönelik en ileri görüşlü çalışma olarak övüldü. Pekin Deklarasyonu, çoğu İslam dünyasından olan 189 ülke tarafından kabul edildi. Hepsi de bu deklarasyonun tüm hükümlerini kendi devletinde uygulamayı, halk arasında hedeflerini yaymayı taahhüt etti.
On yılların sonunda "Toplumsal Cinsiyet Eşitliği" dünya genelinde medeni ve ilerici olmanın göstergesine ve bir milletin kadınlarına nasıl muamele ettiğinin ölçeği oldu. Kadınları güçlendirmeye, hayat kalitesini artırmaya ve milletlerin kalkınmasına yarayan sorgulanamaz bir araç olarak görmeye başladı. Ne var ki Pekin Deklarasyonu'nun kabul edildiği ve tüm dünyada cinsiyet eşitliğinin teşvik edildiği 25 yıldan bu yana dünyanın her bir yanında Müslüman kadınların, hatta tüm kadınların, siyasi, ekonomik, çevresel ve sosyal sorunları kötü kalmakla birlikte daha da kötüye gitmektedir. Kadınları güçlendirme ve hayatlarını iyileştirme vaatleri yerine getirilmedi.
Bu Mart ayında, Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Kadın Kolları “Pekin+25: Cinsiyet Eşitliği Maskesi Düştü mü?" başlıklı küresel bir kampanya başlattı. Kampanyanın amacı; yaygın "Cinsiyet Eşitliği" anlatılarının ve kadın haklarını güçlendirme, milletleri kalkındırma iddialarının gerçekliğini sorgulamakla birlikte; İslam'ın teferruatlı ilke, hüküm ve nizamlarını tatbik eden Nübüvvet Metodu üzere Hilafet Devletiyle, kadınların statüsünü yükselten, haklarını teminat altına alan, hayat standartlarını yükselten ve gerçek kalkınmaya ulaştıran siyasi sisteminin, güvenilir alternatif bir model olduğunu tanıtmaktır.
Kampanya, 4 Nisan 2020'de gerçekleştirilen Küresel Kadın Konferansı ile sona erdi ve aynı isimle bir kitapçığı yayımlandı.
Kitabı okumak ve çoğaltmak üzere indirmek için:
https://drive.google.com/drive/folders/1uKgDtHR37ELLdF-5JXvJK-6nX6re6iZ_?usp=sharing
http://www.hizb-uttahrir.info/tr/index.php/dava-haberleri/mmo/13774.html
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!