Uluslararası Ulema Konferansı [Endonezya]

Hilafet'in kaldırılışının 88. yıldönümünde Endonezya'nın başkenti Cakarta'da, Miladi 21 Temmuz 2009 Hicri 28 Receb 1430 tarihinde, dünyanın birçok yerinden 6 bin alimin katılımıyla "Alimler Konferansı" düzenlendi.

Hilafet'in kaldırılışının 88. yıldönümünde Endonezya'nın başkenti Cakarta'da, Miladi 21 Temmuz 2009 Hicri 28 Receb 1430 tarihinde, dünyanın birçok yerinden 6 bin alimin katılımıyla "Alimler Konferansı" düzenlendi.

Konferans Programı

Konferanstan Görüntüler

Endonezya’da Düzenlenen Âlimler Konferansının Sonuç Bildirgesi

بسم االله الرحمن الرحيم

Allahu Subhânehu şöyle buyurmuştur: إِنَّمَا يَخْشَى اللَّهَ مِنْ عِبَادِهِ العُلَمَاء "Kulları içinden ancak âlimler, Allah’tan (gereğince) korkar." (Fatır-28)

”Âlimler Enbiyâ’nın vârisleridir.” (Ebû Dâvud ve Tirmizî, Ebû’d Derdâ Radıyallahu Anh kanalıyla tahriç ettiler)

Bizler, muhtelif Müslüman beldelerinin âlimleri olarak bu konferansımızda aşağıdaki hususları vurgularız:

1- Hilâfet, azîm bir farzdır ve onun geri getirilmesi için çalışmak farzların tacıdır. Zira sahabe Rıdvanullahi Aleyhim, Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in vefatının üzerine Halîfe’nin nasbedilmesini, Salavatullahi ve Selâmehu Aleyhi’nin defnedilmesinin önüne geçirmişlerdir. Ölünün defnedilmesi bir farz olmasına rağmen Halîfe’ye biatin öne alınması, bu farzın azametine dair bir delildir.

Aynı şekilde Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem, varlığı halinde Halîfe’ye biat etmeyen veya yokluğu halinde Halîfe’nin çıkarılması için çalışmayan bir kimsenin ölümünü, cahiliye ölümü olarak addetmiştir.

Zira SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:

"Her kim itaatten elini çekerse, Kıyâmet Günü’nde lehine hiçbir delil bulunmaksızın Allahu Te’alâ’nın karşısına çıkar. Her kim de boynunda bey’at olmadan ölürse câhiliye ölümü ile ölmüş olur.” (Müslim, Abdullah İbn-u Amr Radıyllahu Anhumâ kanalıyla tahriç etti) Şer’î biat ise, ancak Halîfe’ye olur.

Yine hadlerin ikame edilmesi, hükümlerin tatbik edilmesi, orduların harekete geçirilmesi, İslâm’ın yayılması, fetihler; işte bunların hepsi, bir Halîfeye/“İmâma” muhtaçtır.

Zira SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: “Muhakkak ki imam (Halife) kalkandır. Onunla savaşılır ve korunulur.”” (Müttefik-un Aleyh)

2- Bizler, Hizb-ut Tahrir’in Hilâfet Devleti’ni kurarak yeryüzünde İslâmî hayatı yeniden başlatmaya yönelik azimle çalışmasını gerçekten takdir ediyor onu destekliyor, ona destek veriyoruz ve Allah’ın izniyle bu azîm fazlın gerçekleşmesi için âlimler olarak ön saflarda olacağız.

3- İslâm’ın hükümlerini anlama ve kavrama hususunda Allah’ın bizlere lütfettiği her şeyle Hilâfet’in ikamesi için çalışanlara nusret vermeleri amacıyla Müslümanların beldelerindeki kuvvet sahiplerine sesleniyoruz ki Allahu Subhânehu, Allah’ın kendilerinden razı olduğu ve onların da O’ndan razı olduğu Medîne ensarını şereflendirdiği gibi kendilerini de lütfü ve fazileti ile şereflendirsin.

4- Bizlerin bu konferansı, bir uyarı ve bir müjde niteliğindedir: İslâm’a ve Müslümanlara karşı işledikleri tüm cürümleri İslâmî Ümmet’in hafızasında sakladığına ve Allah’ın izniyle Hilâfet kurulduğunda hak ettikleri şer’î cezalarla onları cezalandıracağına dair Sömürgeci kâfirler ve zalim yöneticilerden olan ajanları için bir uyardır. Muhakkak ki Allah, yardım edendir. Sâlih mü’min kullarını Halîfe kılacağına dair Allahu Subhânehu’nun vaadini tasdik etmek üzere Râşidî Hilâfet fecrinin doğmasının zamanının artık yaklaştığına ve geldiğine dair İslâmî Ümmet için ise bir müjdedir. "Allah sizlerden îmân edip sâlih amel işleyenleri, kendilerinden öncekileri yeryüzünde Halîfe kıldığı gibi onları da yeryüzünde Halîfe kılacağını vaâdetti.” (en-Nûr 55)

Yine Rasûlü SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in sahîh hadisindeki, içerisinde bulunduğumuz zorba diktatörlükten sonra Nübüvvet Minhâcı Üzere Râşidî Hilâfet’in geri geleceğine dair müjdesini gerçekleştirmek üzere İslâmî Ümmet için bir müjdedir. "Sonra da Nübüvvet Minhâcı üzere [Râşidî] Hilâfet olacaktır...

"O gün müminler de Allah'ın yardımıyla sevineceklerdir. Allah, dilediğine yardım eder. O, mutlak güç sahibidir, çok esirgeyicidir." (Rum 4-5)

Kapanış bildirgesinden sonra alimler sonuç bildirgesini imzaladılar.