Abdullah Gül Mısır'daki Meşum "Gazze Zirvesi"ne Zaten Yahudi Varlığının Güvenliği İçin Gitmişti!

BASIN AÇIKLAMALARI

Abdullah Gül Mısır'daki Meşum "Gazze Zirvesi"ne Zaten Yahudi Varlığının Güvenliği İçin Gitmişti!

O kadar kan döküldükten sonra, biraz daha vakit geçmesi gerekiyor, İsrail'in somut adımlar atması gerekiyor.

18 Ocak 2009 tarihinde, Mısır'ın Şarm el-Şeyh kentinde, Yahudi varlığı yararına düzenlenen meşum "Gazze Zirvesi"ne Fransa, Almanya, İtalya, İngiltere, İspanya liderleri ile Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon'un yanı sıra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de katıldı. Bu toplantı esnasında sömürgeci kafir Batı'nın gayri meşru evladı Yahudi varlığının kimyasal silahlarla gerçekleştirdiği 3 hafta süren kanlı saldırılarına ara verdiği sözde "ateşkes" olarak duyuruldu. Yine bu zirve sonrası Yahudi varlığının Başbakanı Ehud Olmert, İngiltere Başbakanı Gordon Brown, Almanya Başbakanı Angela Merkel, İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi, İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero ve Çek Başbakan Mirek Topolanek'i yemeğe davet etmiş, Abdullah Gül'ün ise bu yemeğe çağırılmadığı medyaya yansımıştı.

22 Ocak 2009'da TGRT Haber'in sorularını yanıtlayan Dışişleri Bakanı Ali Babacan Yahudi varlığının yemek daveti hakkında şu açıklamada bulundu: "Davet edilseydik de gider miydik, ben hiç sanmıyorum. Böyle bir ortamda Cumhurbaşkanımız o resmin içine girer miydi, ihtimal vermiyorum. O kadar kan döküldükten sonra, biraz daha vakit geçmesi gerekiyor, İsrail'in somut adımlar atması gerekiyor." Yahudi varlığı ile ilişkilerin seyrine değinen açıklamasında şunlar da yer aldı: "Türkiye'nin Gazze'de yaşananlara verdiği tepki, Türkiye-İsrail ilişkilerini orta ve uzun vadede etkilemeyecektir. Tüm Müslüman ülkeleri içinde İsraillilerin en rahat gezip dolaştıkları ülke Türkiye'dir." Başbakanlık Dış Politika Danışmanı Ahmet Davutoğlu da 23 Ocak 2009'da şöyle söyledi: "İsrail-Türkiye ilişkileri yaşanan tüm gerginliklere rağmen değişmeyecektir. Filistin Kurtuluş Örgütü terörist olarak ilan edilirken Türk Dışişleri ortak resim vermiştir. Türkiye 12 Eylül döneminde İsrail ile ilişkilerini maslahatgüzar seviyesine indirmiştir. Ancak Türkiye-İsrail ilişkileri hiçbir zaman kopmamıştır."

Abdullah Gül'ün Yahudi varlığının yemek davetine çağırılmamış olması, Müslüman kamuoyuna yutturulmaya çalışılan "Filistin'deki Müslümanlar için aktif rol aldı" imajını desteklemek, öte yandan gerçekte Türkiye Cumhuriyeti yöneticilerinin kalleşliğini örtmek içindir. Zaten Abdullah Gül, Şarm el-Şeyh'te meşum zirveye katılmakla Yahudi varlığı için asli görevini yapmıştır. Yemeğe katılmamış olması, kalleşliğini örtmez. Türkiye-Yahudi varlığı ilişkileri hakkındaki sözler de Türkiye Cumhuriyeti yöneticilerinin bilinen karakterini yansıtmaktadır. Efendisi, ister Yahudi varlığını icad eden İngiltere olsun, isterse Yahudi varlığını besleyen Amerika olsun bu zelil yöneticiler nazarında akıtılan Müslüman kanının zerre kadar kıymeti yoktur. Allah onları katletsin, nasıl da döndürülüyorlar!

 

حزب التحرير

Hizb-ut Tahrir Türkiye Resmi Sözcülüğü

PDF'i indirmek için tıklayınız

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!
Yorumunuz başarıyla gönderildi. Editör onayından geçtikten sonra sayfada yayınlanacaktır.
Yorumunuz iletilirken bir hatayla karşılaşıldı. Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz.