Evlilik Akdi Öncesi Nişan Törenleri Hakkındaki Şerî Hüküm
بسم الله الرحمن الرحيم
Soru-Cevap
Evlilik Akdi Öncesi Nişan Törenleri Hakkındaki Şerî Hüküm
Soru:
Soru bizim burada yaygın hale gelen bir olgu hakkındadır ki o da şudur; Fatiha okuma veya (kız) isteme olarak bilinen şeylerin ardından tören yapılıyor, kitap yazılmadan (nikah olmadan) önce nişanlanan bayan abiye giyiyor, gelin gibi süsleniyor, yüzük takıyor, dans ediyor ve benzeri şeyler yapıyor. Bu, bir ilan olması nedeniyle şer’an caiz midir? Bununla birlikte önceden gelinin önündeki duvak veya süsleri kitap yazılmadan önce çıkarılmazdı. Bu konuda bizi aydınlatır mısınız?
Cevap:
Bir kadının, aralarında evlilik akdi yapılıncaya kadar evlenmek istediği yabancı erkeğin karşısında avret yerlerini açması caiz değildir; bu da Allahu Teala’nın şu kavlinden dolayıdır: وَلَا يُبْدِينَ زِينَتَهُنَّ إِلَّا لِبُعُولَتِهِنَّ “Kocalarından başkasına zinetlerini göstermesinler.” [Nur 31] Dolayısıyla adam, evlilik akdinden önce koca olmadığından dolayı kadın onun önünde avret yerlerini açamaz. Şayet şerî olarak evlilik akdi yapılmışsa, erkek kadının kocası (eşi) olur; işte o zaman erkeğin önünde avret yerlerini açması caiz olur; çünkü nikah akdi yoluyla adamın eşi olmuştur… Ama nikah akdinden önce kadının kocası değildir, bu yüzden kadının erkeğin önünde avret yerlerini açması doğru değildir… Avret yerlerini açmanın caiz olması, evlilik akdine terettüp eden hükümlerden biridir… Dolayısıyla Fatiha’nın okunması ve nişanın ilan edilmesi, evlilik yerine geçmez ve evlilik akdinin gerektirdiği hükümleri içermez… Bu yüzden soruda geçen, nişanlanan kızın nişanlısına avret yerlerini açması, süslenmesi, (nişanlısıyla veya onun karşısında) dans etmesi, evlilik akdinden “kitap yazılmadan” önce bu nişanlısına avret yerlerini açması, süslenmesi ve onunla dans etmesi şeklindeki söz, haram olan bir husustur…
İçtimai Nizam kitabında evlilik ve evlilik akdi ile ilgili bazı hususları açıkladık ve şimdi size ilgili bazı hususları aktaracağım:
[Evlenmek üzere kadın ve erkek arasında ittifak tamamlanınca, evlenme akdini yapmaları gerekir. Evlenme ancak şerî akitle tamamlanır. Birbirlerinden yararlanmalarını helal kılacak tek şey şerî hükümlere uygun olarak yapılan şerî akittir. Bu akde göre evliliğe terettüp eden hükümler gerçekleşir. Dolayısıyla bu akit yapılmadıkça evlilik gerçekleşmiş sayılmaz…
Evlilik, şerî olarak icab ve kabul ile gerçekleşir… Evlilik akdinin gerçekleşmesi için dört şart gereklidir:
Birincisi - “Kabul” ve “icab”ın cereyan ettiği mecliste birlik olmalıdır…
Akdin şartlarından İkinci şart, akdi yapan her iki tarafın, birbirinin sözlerini işitmeleri ve anlamaları şarttır…
Üçüncü şart - icabın hepsine veya bir kısmına ait olsa da kabul, icaba muhalefet etmemelidir.
Dördüncü şart - Akit yapanlardan birinin diğeriyle evlenmesini şeriat mubah kılmış olmalıdır. Mesela, kadının Müslüman veya ehl-i kitap olması, erkeğin de sadece Müslüman olması gerekir.
Bu dört şart tamam olursa evlilik akdi gerçekleşmiş olur. Bu dört şarttan herhangi bir tanesi bulunmadığı takdirde evlilik akdi gerçekleşmiş olmaz ve bu akit temelden batıl olur. Evlilik akdi gerçekleştiği takdirde evliliğin sıhhati için üç tane sıhhat şartı vardır:
Birincisi: Kadının, evlilik akdinde uygunluk aranır. (Yani iki kız kardeşin bir arada olmaması gibi).
İkincisi: Nikâh ancak velinin varlığı ile sahih olur. Kadın kendi kendini evlendiremez veya velisi dışında bir başkası tarafından evlendirilemez. Evlendirme hususunda, velisinin dışında birisini vekil tayin edemez. Velisinin dışında birisini vekil tayin ederse nikâh sahih olmaz.
Üçüncüsü: Baliğ ve akıllı iki Müslüman şahidin bulunması gerekir. Bu iki şahidin, evlilik akdiyle ilgili kabul ve icabı meydana getiren sözün gayesini anlamaları gerekir. Bu iki şart tamam olduğu zaman, bu akit sahih olur. Bunlardan biri eksik olursa bu nikâh fasit olur. Ancak, evlilik akdinde akdin yazılmış olması veya bir vesika ile tescil edilmesi şart değildir. Kadın ve erkek tarafından, sözlü veya yazı ile bütün şartları tamamlanmış şekilde cari olan kabul ve icab, evlilik akdini sahih kılar. İster bu yazılsın ister yazılmasın evlilik iki kişi arasında bir akit olduğu için ancak icab ve kabul ile tamamlanır…]
Evlilik, İçtimai Nizam’da açıklandığı üzere, yukarıda da belirtildiği şekilde sadece şerî evlilik akdinin yapılmasıyla olur; dolayısıyla nişanın ilan edilmesi, evlilik akdinin yerine geçmez ve kadının nikâh akdi yapılan kişiye avret yerlerini açmasının caiz olması da dahil olmak üzere, nikah akdine terettüp eden hususları içermez.
Umarım mesele açıklığa kavuşmuştur. Bilen ve hüküm verenlerin en hayırlısı Allah’tır.
Kardeşiniz
Ata İbn Halil Ebu Raşta
H. 14 Safer 1443 M. 21/09/2021
PDF'i indirmek için tıklayınız#Hizbut tahrir#Soru Cevap#Fıkıh#Şeriat#Fetva#evlilik#Nikah#Nişan#İcab#Kabul#Düğün
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!