Küllerinizden Yeniden Doğun Güneş Olup Karanlıkları Aydınlatın Hilafet’in 97 Yıllık Esaretine Son Verin
Her Ümmet tarihin akışında kırılma noktaları yaşar. Bu kırılma noktaları kimi zaman onları kalkındırırken kimi zaman da çöküşlerine sebep olur. İslam Ümmeti’nin kırılma noktası ise hiç kuşkusuz Hilafet’in ilgasıdır. Bundan tam 97 yıl önce 3 Mart 1924 tarihinde İngilizlerin talimatlarını gönüllü bir şekilde yerine getiren hainlerin eliyle Hilafet şaibeli bir şekilde kaldırıldı. Müslümanların kalkanı parçalandı ve 14 asır boyunca insanlığa adaletin, ilmin, insanca yaşamanın en güzel örnekliğini sunan bu hayırlı Ümmet yetim bırakıldı. Ardından sahipsiz kalan Müslümanlara yönelik amansız saldırılar başladı, her yönden ve her türden…
Dolayısıyla güçlüyken zayıfladık, zenginken fakirleştik, izzetli iken zillete sürüklendik. Rabbimiz tek ümmet ve tek devlet olmamızı emrederken parçalandık. Başımıza sömürge valisi mesabesindeki işbirlikçilerin dikildiği irili ufaklı devletçiklere bölündük. Zamanla sınırlarımızla birlikte kalplerimiz de ayrıştı. Kâfirleri dost edinirken Müslüman kardeşlerimizi düşman gördük. Allah’ın zerre kadar değer vermediği Batılı kâfirlere özenirken, ecdadımızın birlikte savaştığı kardeşlerimizi aşağıladık.
Hilafetsiz geçen 97 yılda acıların, zulümlerin, işgallerin, aşağılanmaların, tecavüzlerin, katliamların ve ihanetlerin en ağırlarına şahit olduk. İşte Şam toprakları! Yıkılmamış ev, kan dökülmemiş toprak ve gözyaşı dökmeyen anne kalmadı! İşte Doğu Türkistan! Kâfir Çin’in zulümleri arzı ve arşı titretti! İşte Hindistan! Müslümanlar sokak ortasında vahşice katlediliyor! İşte Kudüs! Tüm dünyanın gözü önünde Yahudi varlığına teslim ediliyor!
Evet, bugün İslam Ümmeti’nin diz üstü çökmesinin esas nedeni Hilafet’in ilga edilmesidir. Öyleyse yeniden ayağa kalkmamızın ve yeniden insanlar arasından çıkartılmış en hayırlı Ümmet olmamızın şartı, yeniden nübüvvet metodu üzere İkinci Raşidi Hilafet Devleti’nin kurulmasıdır. Bu Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in müjdesidir: ثُمَّ تَكُونُ خِلافَةً عَلَى مِنْهَاجِ النُّبُوَّةِ ثُمَّ سَكَتَ “… sonra nübüvvet yolu üzere Raşidi Hilâfet olacaktır. Sonra sustu.” [Ahmed, Müsned 17680]
Ey Müslümanlar! Hilafet’in yıkılışının 97. sene-i devriyesinde size tekrar hatırlatıyoruz ki Hilafet farzların tacıdır. Delili ise Kitap, Sünnet ve Sahabenin İcması’nda sabittir. Ayrıca bugün geldiğimiz noktada tüm Müslümanlar hatta tüm insanlık için aklen ve siyaseten bir zarurettir. Çünkü Hilafet, Papalık gibi soyut ve sadece ruhani değildir. Bilakis Hilafet; Müslümanların bölünmüş topraklarının tek bir çatı altında birleşmesi, orduların tek bir komuta merkezinde, yer altı ve yer üstü zenginliklerin ise tek elde toplanmasıdır. Öyleyse Hilafet için çalışın Ey Müslümanlar! Onu engellemeye çalışan sömürgecilere ve işbirlikçi rejimlere karşı direnin! Küllerinizden yeniden doğun! Güneş olup karanlıkları aydınlatın! Hilafeti yeniden ikame edin ve kendinizi Batılı fikir ve nizamların esaretinden kurtarın! Allah ve Rasulunün müjdesine bir kez daha şahitlik edin!
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu
PDF'i indirmek için tıklayınız
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!