Nasıl Olur da Batılı Değerlere Hizmetkârlığın Yeniden İlanı, "Avrupa'ya Rest Çekmek" Şeklinde Kabul Edilebilir?
Bu şekliyle Başbakan Erdoğan, Batılı değerlerin İslam Ümmeti'ne enjekte edilmesinde, sömürgeci kafir Batı'ya hizmetkar olduğunu bir kez daha ispatlamıştır.
Başbakan Erdoğan 13 Nisan 2011 tarihinde Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinde (AKPM) bir konuşma yaptı. Erdoğan'ın yaptığı bu konuşma, kamuoyuna "Avrupa'ya rest çekti" başlıkları ile yansıtıldı.
Halbuki Erdoğan'ın konuşmasındaki en dikkat çekici husus; "Hıristiyan dünyası ile İslam dünyasının birbirine bakışının, tarihsel süreçte büyük oranda Haçlı Seferleri ile şekillendiğini, yaklaşık bin yıl önceki bu karşılaşmaların, bin yıl boyunca önyargılara, yanlış anlamalara, bloklaşma ve kutuplaşmalara bir bahane ve bir gerekçe olarak görüldüğünü", "medeniyetler çatışması tezlerinin çöktüğünü" ifade etmesi, bunun yerine "Türkiye'nin, bulunduğu coğrafya içinde halkı Müslüman olan, aynı zamanda da İslam-laiklik-demokrasi gibi kavramların bir arada varlığını sürdürebileceğini tüm dünyaya ispat etmiş son derece anlamlı bir model haline geldiğini" vurgulaması, sömürgeci kafir Batı'nın çirkef yüzünü örtebilecek yegane ülke olarak Türkiye'yi pazarlamış olmasıdır. Bu şekliyle Başbakan Erdoğan, Batılı değerlerin İslam Ümmeti'ne enjekte edilmesinde, sömürgeci kafir Batı'ya hizmetkar olduğunu bir kez daha ispatlamıştır. Bu tutumun neresinde "Avrupa'ya rest çekmek" vardır? Eğer Erdoğan hükümeti, sömürgeci kafir devletlere rest çekmek istiyorsa NATO'dan tümüyle el çekerek, "insani yardım" bahanesiyle cürümlerine ortak olmayarak, ekonomik açıdan buhranlarla boğuşan AB ile müzakereleri ve Türkiye adına AB ile imzaladığı tüm anlaşmaları iptal ederek yapmalıdır. Bu işe önce Kıbrıs Rum kesimini "Kıbrıs Cumhuriyeti" adı altında zımnen tüm Kıbrıs'ın temsilcisi olarak kabul ettiği "Ek Protokolü" iptal etmekle başlayabilir.
Ey Müslümanlar!
Sömürgeci kafir Batı'nın kültürel, ekonomik siyasi ve askeri vb. tüm alanlardaki nüfuzunu, İslami beldelerden kökünden söküp atacak olan, şimdilerde ayak seslerini gümbür gümbür işittiğimiz, Allah'ın izniyle çok yakında kurulacak olan Nübüvvet Minhacı Metodu Üzere İkinci Raşidi Hilafet'tir. Gerçek restin ne olduğunu Allah'ın izniyle çok yakında, hem düşman sömürgeci kafir Batı görecek ve yeryüzü dar gelecektir hem de izzete susamış İslami Ümmet görecek ve yürekleri ferahlayacaktır.
الَّذِينَ يَتَرَبَّصُونَ بِكُمْ فَإِن كَانَ لَكُمْ فَتْحٌ مِّنَ اللّهِ قَالُواْ أَلَمْ نَكُن مَّعَكُمْ وَإِن كَانَ لِلْكَافِرِينَ نَصِيبٌ قَالُواْ أَلَمْ نَسْتَحْوِذْ عَلَيْكُمْ وَنَمْنَعْكُم مِّنَ الْمُؤْمِنِينَ فَاللّهُ يَحْكُمُ بَيْنَكُمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَلَن يَجْعَلَ اللّهُ لِلْكَافِرِينَ عَلَى الْمُؤْمِنِينَ سَبِيلاً، إِنَّ الْمُنَافِقِينَ يُخَادِعُونَ اللّهَ وَهُوَ خَادِعُهُمْ
Onlar ki sizi gözetleyip bekliyorlar; eğer Allah'tan size bir fetih nasip olursa "Beraber değil miydik?" diyecekler ve eğer kafirlere bir nasip düşerse, "Biz sizden üstün gelmedik mi? Sizi müminlerden kurtarmadık mı?" diyecekler. Artık kıyamet günü Allah aranızda hükmünü verir ve elbette kafirler için müminler aleyhine bir yol verecek değil. Doğrusu münafıklar Allah'a hile yapmaya çalışırlar, Allah da hilelerini başlarına geçirir. [en-Nisa 141, 142]
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir Türkiye Resmi Sözcülüğü
PDF'i indirmek için tıklayınız#erdoğan#islam#Hizbut Tahrir#İslam duşmanlığı#ümmet#hilafet#osmanlı#Kıbrıs#AKPM#NATO
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!