Sömürgeci Devletlerle Birlikte Hareket Etmek, Cürümlerine Ortak Olmaktır!
Tunus'ta başlayıp Libya'ya sıçrayan isyan karşısında Libya Tağutu Kaddafi'nin Müslüman Libya halkına karşı giriştiği katliamları istismar ederek uluslar arası kamuoyu oluşturan başta ABD olmak üzere, İngiltere ve Fransa'nın girişimleriyle, 17 Mart 2011 gecesi BM güvenlik Konseyi'nin Libya Hava sahasını "uçuşa yasak bölge" ilan eden ve "sivilleri koruma" bahanesiyle havadan askeri müdahaleye izin veren kararı sonrası, 19 Mart 2011 tarihinde Libya'ya ABD'nin komutasında olduğu ilan edilen, Kanada, Fransa, İngiltere, İtalya, daha sonra Belçika, Norveç ve İspanya'nın da katıldığını açıkladığı, sömürgeci kafir Batı devletleri, leş kargaları gibi havadan yeni bir "haçlı seferi" başlattılar.
22 Mart 2011 tarihinde ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mark Toner'in açıklamasıyla Türkiye'nin Libya'da ABD'nin "koruyucu gücü/hami devlet" olmayı kabul ettiği duyuruldu. Buna göre Türkiye, rolü "koruyucu güç/hami devlet" kapsamında Trablus Büyükelçiliği aracılığıyla Libya'da ABD çıkarlarının koruyucusu ve temsilcisi olacaktır. Öte yandan Beyaz Saray'ın Erdoğan ve Obama'nın görüşmelerine dair yaptığı açıklamada "BM kararlarını hayata geçirmek ve uygulamak için en üst düzeyde etkinliğin sağlanması amacıyla, NATO'nun komutasında Arap ülkeleri de dahil olmak üzere geniş çaplı uluslararası çabayı gerektireceği yönünde görüş birliğine vardıkları" belirtildi.
Görünen o ki Türkiye Başbakanı Erdoğan, bir yandan "Türkiye asla ve asla Libya halkına silah doğrultan taraf olmayacaktır" derken diğer yandan sömürgeci kafir ABD'nin Libya'daki çıkarlarının hamiliğine soyunmakta, bu haçlı cürümüne insani yardım bahanesiyle NATO şemsiyesi altında İslami beldelerin de katılması için yine ABD adına çaba harcamaktadır.
Ey Müslümanlar!
Bosna'da, Afganistan'da, Irak'ta, Somali'de ve daha bunun gibi nice İslami beldede ellerindeki pak Müslüman kanı hala kurumamışken, başınızdaki yöneticiler eliyle, ordularımızın ne isim altında olursa olsun, sömürgeci kafir batı devletlerinin çıkarlarını tesis edecek yada pekiştirecek yeni bir işgale ortak edilmesine asla müsamaha göstermeyiniz. Böyle bir durumda suskun kalmanız başınızdaki yöneticilerin ihanetlerine ve cürümlerine ortak olmak demektir. O halde hemen sömürgeci kafir devletleri ve avenelerini beldelerimizden söküp atacak, ordularımızı tek bir ordu, topraklarımızı tek bir toprak yaparak layık olduğunuz izzeti sizlere iade edecek Nübüvvet Minhacı Metodu üzere İkinci Raşidi Hilafet'i yeniden kurmak için çalışan Hizb-ut Tahrir'le birlikte harekete geçin.
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ اسْتَجِيبُواْ لِلّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُم لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُواْ أَنَّ اللّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ
"Ey imân edenler! Allah ve Rasûlü sizi, size hayat verene çağırdığında icâbet edin. Bilin ki Allah kişi ile kalbi arasına girer ve siz muhakkak O'nun huzurunda toplanacaksınız." [el-Enfâl 24]
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir Türkiye Resmi Sözcülüğü
PDF'i indirmek için tıklayınız#sömürgeci devletler#cürüm#havadan bir haçlı seferi#Kaddafi#libya#tunus#erdoğan#islam#Hizbut Tahrir#İslam duşmanlığı#ümmet#hilafet#osmanlı#NATO
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!