Ülkemizi ve Halkımızı Korumak, Hilâfet'i Kurmakla Mümkündür

BASIN AÇIKLAMALARI

Ülkemizi ve Halkımızı Korumak, Hilâfet'i Kurmakla Mümkündür

Şimdi AKP yine mağduriyet rolü oynayacak, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce yaptığı gibi halka kendisini mağdur gösterip önümüzdeki yılki yerel seçimlerde oylarını daha da artırmaya çalışacaktır.

14 Mart Cuma günü Saat 18:00 sularında, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının Anayasa Mahkemesi'ne AKP'yi kapatma ve 71 yetkilisine siyâsî yasak koyma davası açtığı haber verildi. Böyle bir davanın sonucu bir yana, bunu açma cüreti bile, hiç kuşkusuz, Amerikancı ve İngilizci Laikler arasındaki çatışmanın ulaştığı dehşeti göstermektedir. Davanın sonucu ne olursa olsun, Amerika'nın projelerini uygulamaktan vazgeçmeyeceği açıktır. O halde Müslümanların bu vakıadan bazı dersler çıkarmaları gerekir.

1.   Demokrasi sırf seçimlerden ibaret değil, Allah'ın hükümlerini bırakıp insanın kendi kafasına ve arzusuna göre yasalar çıkardığı bir Küfür sistemidir. Seçimler yoluyla halkın iradesini yansıttığı iddia edilen demokrasinin koskoca bir yalan olduğu böylelikle kesin olarak açığa çıkmıştır.

2.   Devlet içerisinde örgütlü ve yetkili bir Laik yapılanma vardır ve bu yapılanmanın temelini, bu devletin mimarı olan İngiltere atmıştır. Bu dava da bu yapılanmanın talimatları doğrultusunda açılmıştır. Laik AKP Hükümeti ise, bu yapılanmayı yıkıp yerine Amerikan nüfuzunu yerleştirmenin peşindedir.

3.   Şaşkınlıkla karşılanan bu dava bir kez daha kanıtlamıştır ki Türkiye'de bir Amerikan-İngiliz çatışması vardır ve taraflar, bu iki Sömürgeci Kâfir devletin hizmetindedirler. Müslümanların iyice kavramaları gereken en kritik husus, bu çatışmanın varlığı ve tarafların pozisyonlarıdır.

4.   Davanın, başörtüsü yasağının kısmî olarak kaldırılması ve ordunun son sınır ötesi operasyonu hüsranla sona erdirmeye mecbur bırakılmasından sonra gündeme geldiği dikkate alınmalıdır.

5.   İddianamede yer alan suçlamalar, çoğunlukla İslâm'a atfen yapılmıştır. Yani iddianame AKP'den önce İslâm'ı hedef almaktadır. AKP'nin ise İslâm ile hiçbir alâkası yoktur. Başbakan Erdoğan, yaptığı açıklamada demokrasiyi hararetle savunup dîne dayalı bir parti olmadıklarını yeniden vurgulamıştır.

6.   Şimdi AKP yine mağduriyet rolü oynayacak, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce yaptığı gibi halka kendisini mağdur gösterip önümüzdeki yılki yerel seçimlerde oylarını daha da artırmaya çalışacaktır.

7.   Bu dava, açıktır ki devlet içerisindeki Laik yapılanmanın, Amerikancı AKP Hükümeti'ne sert bir uyarısıdır. Bu uyarı, ülkeyi karanlık ve tehlikeli bir gelecek beklediği anlamına gelmektedir ki bu, ülkemiz ve halkımız için oldukça vahim bir tablodur. Müslümanların başına çöreklenen, servetlerinden yiyen ve halk adına yetki sahibi kılınan kişilerin ve kurumların, birbirlerine karşı çatışmalarında ülkeyi ve halkını perişan ediyor ve edecek olmaları, mutlaka engellenmesi gereken bir cürüm ve kötülüktür.

8.   Bu kaotik durumdan kurtulmanın, Amerikan ve İngiliz ajanlarının şirretinden korunmanın tek bir yolu vardır; o da bu çürümüş devleti tüm kurumları ve yapıları ile yıkmak, sistem içerisindeki tüm siyâsî, iktisâdî ve sosyal teşekkülleri ortadan kaldırmak ve yerine İslâm Akîdesini esas alan teşekküller oluşturmak ve Sömürgecilik nüfûzunu asla dönmemecesine topraklarımızdan kovmak üzere Râşidî Hilâfet Devleti'ni kurmaktır. Bu Demokrasi havarîlerinden ve Laiklik müptelalarından başka türlü kurtulamayız!

 

حزب التحرير

Hizb-ut Tahrir Türkiye Resmi Sözcülüğü

PDF'i indirmek için tıklayınız

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!
Yorumunuz başarıyla gönderildi. Editör onayından geçtikten sonra sayfada yayınlanacaktır.
Yorumunuz iletilirken bir hatayla karşılaşıldı. Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz.