Neyi Kutluyorsunuz?
29 Ekim Cumhuriyet kutlamaları 98. sene-i devriyesinde yine tekrarlanıyor. Müslümanların değerlerine her türlü saldırı ve aşağılanmanın yapıldığı, güç ve izzetimizin üzerimizden sıyrılıp atıldığı bu zillet günü bayram olarak
29 Ekim Cumhuriyet kutlamaları 98. sene-i devriyesinde yine tekrarlanıyor. Müslümanların değerlerine her türlü saldırı ve aşağılanmanın yapıldığı, güç ve izzetimizin üzerimizden sıyrılıp atıldığı bu zillet günü bayram olarak
Kuşkusuz Ankara’da yaşanan bu hadise karşısında iktidar gerekli tüm tedbirleri almalı ve benzer olayların yaşanmasının önüne geçmelidir. Suriyeli, Afgan ya da kim olursa olsun suç işleyenler varsa elbette ki suçun şahsiliği göz önüne
05.05.2021 tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğü mahkemelerde aleyhte delil olması ve emniyet birimlerinin teyakkuza geçmesi için Hizb-ut Tahrir hakkında “Açık Kaynak Araştırması” konulu bir bilgi notu hazırlayıp 81 İl Emniyet Müdürlükleri’ne
Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu olarak genelde tüm İslam âleminin, özelde ise Türkiye’de yaşayan Müslüman kardeşlerimizin Kurban Bayramı’nı [Iyd’ul Adha] en samimi duygularımızla tebrik ediyoruz. Bizleri bayrama kavuşturan Allah
Hizb-ut Tahrir Türkiye olarak, 21 Mayıs Cuma günü Türkiye’nin 21 ayrı şehrinde Cuma Namazı sonrasında Filistin’de şehit olan Müslümanlar için gıyabi cenaze namazı kıldık, işgalci Yahudi varlığını telin ettik, basın açıklamaları
Hizb-ut Tahrir Türkiye olarak, 10 Mayıs Pazartesi günü Türkiye’nin 10 ayrı şehrinde kitlesel basın açıklaması ve eylem çağrısı yaptık. İstanbul’da “İsrail” Konsolosluğu, Adana’da Amerika Konsolosluğu, Ankara, Bursa, Gaziantep,
ABD ve bu sömürgeci ülkeleri her 24 Nisan’da “soykırım” yalanı üzerinden Osmanlı Hilafet Devleti ve İslam’a kinlerini kusuyorlar. Kendi kanlı tarihlerinin üzerini örtmek için İslâm’ın şanlı tarihi üzerinde şüphe oluşturmaya
Bu hâli ile İstanbul Sözleşmesi’nin feshi göz boyamaktan başka bir şey değildir. Yani değişen bir şey yok, eski tas eski hamam.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi’nin başlatmış olduğu “Ey Müslümanlar! Yıkılışının 100. Yılında Hilafeti Yeniden Kurun” başlıklı küresel kampanya, kapanış konferansı ile sona erdi.
Sizler, İslam coğrafyasının dört bir yanındaki mazlum kadın ve çocukların feryadına ve çığlıklarına gözlerinizi kapayıp, kulaklarınızı tıkadınız ve dilleriniz lal oldu. Yetmezmiş gibi sırf Rabbim Allah’tır dedikleri, Hilâfet
Şüphesiz bir meselenin asli çözümü, onu ortaya çıkaran nedenlerin ortadan kaldırılması ile mümkündür. Dolayısıyla Müslümanları düştükleri zilletten, zayıflıktan, fakirlikten ve sömürülmekten kurtarmanın tek yolu, yeniden Nübüvvet
Hizb-ut Tahrir Hilafet’in ilgasının hicri 100. yılına girdiğimiz ve üç ayların başladığı Recep ayının bu ilk gününde küresel bir kampanya başlattı. Bu kampanya ile kadınlardan erkeklere, gençlerden yaşlılara, öğrencilerden âlimlere,
29 Ocak 2021 Cuma günü Hilafet’in kaldırılışının Hicri 100. Yılı sebebiyle İstanbul Üsküdar’da Hizb-ut Tahrir Türkiye olarak bir video çekimi gerçekleştirdik. Kardeşlerimiz video çekimini yaparken avukat olduğu bilinen laik Kemalist
Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un İslâm’a yönelik öfkesinin ardından, Fransa’da İslâm’a ve Müslümanlara yönelik topyekûn saldırılar başladı. Alemlere rahmet efendimizi hiciv eden karikatürler önce okullarda gösterilmeye başlandı
22 Eylül 2020 Salı günü Antalya Emniyet Müdürlüğü tarafından gözaltına alınan 14 Hizb-ut Tahrir mensubu kardeşimiz 8 günlük haksız gözaltı sonrasında nihayet dün mahkemeye çıkarıldılar. Kardeşlerimizden 11’i hakkında tutuklama
Ey Müslümanlar! Bu durum, başta nasıl düzeldiyse yine ancak onunla düzelecektir: Allah’ın indirdiği ile hükmeden devlet ve Allah’ın düşmanlarını sarsan ordular ile düzelecektir. Bu, ancak Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafetin
Hilafet, sizlerin anlata geldiği gibi deneme yanılma yoluyla vücut bulmuş tarihsel bir olgu değildir. Bilakis o şeri ahkâmdan bir parçadır.
Sanki Cumhurbaşkanı Erdoğan icra makamında oturduğunu unutmuş gözüküyor ve sorumluluğu halka yüklüyor. Hâlbuki yakın siyasi tarih şahittir ki, haramlara, kötülüklere ve sapkınlıklara yol veren, toplumun değerlerini erozyona uğratan,
Hizb-ut Tahrir Türkiye olarak sürecin başından beri Cuma ve cemaatle namazın yasaklanmasının şer’i hükümlere aykırı olduğunu, cami ve mescitlerin kapatılmasının caiz olmadığını, gerekli önlem ve tedbirler alınarak Müslümanların
Tüm dünyayı ele geçiren, kıtaları kontrol eden, halklara korku salan, toprakları işgal eden, servetleri sömüren, kendi despot nizamlarını mazlum halklara dayatan, kendi toplumlarını dahi ifsada boğan sömürgeci kâfir devletler ve onların
Müslümanlar ile beraber aileyi, nesli ve toplumu İslâm’la koruyacağız! Aile Nesil ve Toplum İslâm ile Korunur kampanyamız nihayete erdi ancak sorun çözülmedi. Sorunun tek ve sahih çözümü kuşkusuz İslâm’ın hayatın tamamına hâkim
Copyright © 1953 Tüm Hakları Saklıdır.